Ankara Hazır Çim

Çim Bakımı Konusunda Yapılan En Yaygın 5 Yanlış

Maalesef, bilgi bir önceki nesilden miras olarak bize kalmamaktadır. Süreç içerisinde öğrenmekteyiz.

Maalesef, bilgi bir önceki nesilden miras olarak bize kalmamaktadır. Süreç içerisinde öğrenmekteyiz ve bu durum özellikle çim bakımı konusunda daha doğrudur. İlk defa çim bahçe sahibi olanların, çim bakımı konusunda adım adım öğrenmeleri söz konusudur. Bu süreç boyunca ortaya çıkan “ biçme makinasının yükseklik ayarını hep aynı yükseklikte mi tutmalıyım? “, “ Ne kadar su vermeliyim? “, “ Gübrelemek için en iyi zaman hangisidir?”  vb. yüzlerce sorudan sadece birkaçıdır.

Bu yazıda genel olarak yapılan çim bakım yanlışları konusunda bazı öneriler bulacaksınız.

1. ÇİMLERİN BİÇİLMESİ

Keskin olmayan biçme bıçakları esasen temiz ve düz olarak çim bitkisinin yapraklarını biçmek yerine onları koparacak veya yırtılmalarına yol açacaktır. Bu şekilde yırtılan veya kopan bitki dokusu ise hastalık ve bir takım sorunlara yol açabilecek elverişli bir ortam hazırlar. Ayrıca çimlerin çok kısa biçilmeleri de yaygın olarak yapılan bir yanlıştır ve istenmeyen yabani otların gelişmesi, çimlerin sıcak havalarda ısı stresini arttırmak ve bunlara bağlı olarak da çimlerinizin zararlı böceklere ve hastalıklara daha yatkın bir hale gelmesine sebep olacaktır.


Tavsiyeler :
Her zaman çim biçme makinamızın bıçaklarının keskin, bileylenmiş olmasına özen gösterin. Gerekirse profesyonel birisinin bıçaklarınızı bileylemesini sağlayın. Biçme yüksekliğini her zaman için çimlerinizin ⅓ ünden fazlasını kesmeyecek şekilde ayarlamanız gerekmektedir. Bu sayede daha sağlıklı bir kök yapmasını teşvik etmiş olursunuz. ⅓ ünden fazlasını kesmeniz halinde yabani otların ve bazı hastalıkların gelişmesine sebep olacağınız gibi çok daha hızlı bir şekilde nem kaybına da yol açmış olursunuz.


2. SULAMA

Su, bütün yaşamsal faaliyet için gerekmektedir. Çok az su ile ölürüz, çok fazlası ile de boğuluruz. Bu durum çimlerimiz içinde geçerlidir. Çimlerin ağırlığının % 70 ile %80 ini sudur. Ayrıca kesilen çim kırpıklarının da % 90 ı sudur. Bir çok insan, çimlerini yeterli miktarda sulamadıklarını düşünse de gerçekte çok daha fazla miktarda çim, aşırı sulama ile zarar görmekte veya ölmektedir.

Tavsiyeler :
Suyu akıllıca kullanarak tasarruf edebilirsiniz. Yeni döşenmiş olan rulo çimlerin su ihtiyacı fazladır. Döşeme işleminin hemen sonrasında yapılacak doğru dürüst bir sulama, gerek çimlerin tesis oluşu gerekse de yıllar boyunca nasıl bir gelişme göstereceğini belirlemektedir. Rulo çimlerin döşenmesinden ½  saat içerisinde en azından 3 cm derinliğe inecek şekilde su verilmelidir. Rulo çimlerin kökleri alt toprağa sıkı bir şekilde tutununcaya kadar  günlük olarak sulanmalıdır ki bu süre bazı durumlarda 2 haftaya kadar sürebilmektedir, daha sonrasında ise sulama sıklığı azaltılmalı ancak verilen su miktarı arttırılmalıdır. Tesis olmuş bir çim alana verilmesi gereken su miktarını, çimlerin genel sağlığı, üzerindeki trafiğe dayanabilme yetenekleri ve susuzluğa karşı dirençleri gibi faktörler belirlemektedir. Çim, genel olarak haftada 2,5 - 3 cm derinliğinde suya ihtiyaç duymaktadır. Ancak bu miktar çim bitkisinin cinsine ve hatta varyetesine kadar farklılık gösterebilir. Bunun dışında mevsimsel değişiklikler ve toprağın cinsi de su miktarı konusunda farklı ihtiyaçları ortaya çıkaracaktır. Size yardımcı olabilecek önerimiz ise çim alanınızın suya ihtiyaç duyup duymadığını gözlemleyerek belirlemenizdir. Suya ihtiyaç duyan çimlerin rengi gri-mavi bir tonda olacaktır. Halbuki normal su ihtiyacı giderilmiş çimlerin rengi daha ziyade mavi-yeşil tonlardadır. Ayrıca suya ihtiyaç duyan çim alanda yürüdüğünüzde ayak izleriniz ½ saat sonra kaybolacaktır. Halbuki iyi sulanmış bir çim saha üzerinde yürürseniz ayak izleriniz birkaç dakika sonra belli olmayacaktır.
Su ihtiyacı olup olmadığını tornavida, şiş gibi bir çubuk batırarak da tesbit edebilirsiniz. Bu çubuk çime kolay bir şekilde saplanabilmekte ise toprağınız halen nemli demektir. Eğer çubuğu toprağa sokmakta zorlanıyorsanız sulama zamanı gelmiş demektir.
Ayrıca unutmayınızki aşırı sıcaklarda kahverengiye dönen çimleriniz esasen ölmekte değildir. Çim bitkileri bu gibi durumlarda dormant hale ( uyku hali ) geçerler ama bu durumda dahi 2,5-3 cm suya ihtiyaç duyarlar. Çimlerinizin sağlıklı olmaları için yeşil olmaları şart değildir.

3. GÜBRELEME

Sıklıkla karşılaşılan ve gübre kullanımında yapılan hataların büyük bölümü hangi gübrenin kullanıldığı ile sınırlı olmaksızın aynı zamanda doğru miktar ve doğru uygulama zamanının belirlenmesi ile ilgilidir. Genellikle ilkbaharda, insanlar güzel yeşil bir görünüm elde edebilmeyi arzuladığından gübre uygulama ihtiyacı hissederler. Çok fazla miktarda kullanılan ve özellikle suda eriyebilen azotlu gübrelerin kullanılması durumunda keçeleşme ( biçim sonrasında çim üzerinde kalan kırpıkların ve ölen çimlerin zamanla zeminde birikmesi sonucu oluşan tabaka ) sorununu ortaya çıkarmaktadır ki bu da hastalık ve zararlılara davetiye anlamına gelir. Ayrıca bazen de çok miktarda uygulanan gübrelerin çim bitkisini yaktığı görülmektedir.


Tavsiyeler :
İyi bir gübreleme programının amacı makul miktarda üst büyüme sağlamaktır. Ancak bu üst büyüme hiç bir zaman sağlıklı bir kök yapısı ve bitkinin karbonhidrat depolamasını engellemek pahasına olmamalıdır. Zira sağlıklı bir kök yapısı sağlıklı bir yeşil alan için anahtar görevi görür.

Azot ( N ) , Fosfor ( P ) ve Potasyum ( K )
Çim gübreleri tipik olarak bu üç besini ihtiva etmektedir ve bazı durumlarda çok daha az miktarlarda başka besin maddelerinin de karışım içinde bulunduğu görülebilir. Gübre ambalajının üzerinde bulunan sayılar ise gübrenin içeriğinde yüzde olarak azot, fosfor ve potasyum muhteviyatını bu sırada bize gösterir. Her zaman, gübre imalatçısının ambalaj üzerindeki tavsiyelerini gösterir çizelgeyi incelemenizi ve doz olarak bu tavsiyeleri uygulamanızı öneririz.

Çim bitkisinin en çok ihtiyaç duyduğu besin maddesi azottur. Azot, klorofil molekülünün bir parçası olup çimin koyu yeşil rengini almasına yardımcı olmaktadır. Azot ayrıca yaprak dokusunun hızlı gelişme göstermesine neden olmaktadır. Fosfor bitkide mevcut olan enerji transfer sistemi ile ilgilidir ve erişkin çim bitkileri genel olarak azot ve potasyuma göre çok daha az oranlarda ihtiyaç duymaktadır. Tohum ekme, çim filizlerini ekme veya hazır rulo çim döşenmesi esnasında ise ihtiyaç duyulan fosfor miktarı daha fazladır. Potasyum ise bitkinin hücre duvarlarının gelişmesi için gereklidir ve bu sayede bitkinin streslere, hastalıklara ve zararlılara karşı direncini arttırmaktadır.

Genelde önerdiğimiz, yavaş çözünen azot formlarıdır. En basit gübre olarak uygulanabilen azot, organik ve inorganik formlarıdır. Bunlar içerisinde en yaygın olarak kullanılan inorganik formda azot gübreleri Amonyum nitrat ve Amonyum sülfattır. Bunların her ikiside suda çözünebilen, dolayısı ile bitkinin kolay şekilde erişebileceği azot olup her ikiside bitkinin kısa sürelerde yaprak dokusunu hızlı bir gelişmeye sevk ettiği bilinmektedir. Ancak etkileri uzun sürmemektedir ve daha ucuz gübrelerin içeriğinde bulunurlar.
Çim konusunda uzman kişiler her geçen gün daha fazla miktarda yavaş çözünen ve organik formda bulunan azottan yana tercihlerini yapmakta ve tavsiye etmektedirler. Bunlara örnek olarak kükürt ile kaplanmış üre, üre formaldehidrit, IBDU, metilen üre, resin ile kaplanmış üre verilebilir. Bu gübreler, gübrede mevcut olan azotun uzunca bir süre içerisinde azar azar salınması için tasarlanmıştır. Bu tip yavaş çözünen gübreler, suda çözünen diğer azot türlerine göre daha pahalıdır ancak onlar kadar sık uygulanmamaktadır.

Hangi Gübreyi Kullanmalıyım?
Çim konusunda uzman kişilerin büyük bir bölümü verilecek olan azot miktarının en azından yarısının yavaş çözünen formdaki gübreler ile sağlanmasını tavsiye etmektedirler. Gerek soğuk iklim gerekse de sıcak iklim erişkin çim bitkilerinde genel olarak NPK ( azot, fosfor, potasyum ) oranları 3-2-1 veya 4-1-2 olan gübreler uygulanabilir. Bu oranlara örnek olması açısından yüzde olarak 12-4-8, 15-5-10, 16-4-8, 21-7-14 ve 20-5-10 verilebilir.

Ne Kadar Gübre kullanmalıyım?
Uygulanan gübre miktarı, olabilecek en az miktarda tutulmak suretiyle güzel görünen yüksek kalitede bir çim dokusu amaçlanmalıdır. Fazla miktarda verilen gübre hem bitkilerin zayıflamasına hem de yaprak dokusunun aşırı büyüme göstermesine neden olacaktır. Genel kural olarak gübre muhteviyatında bulunan azot yüzdesi 5 ile 12 arasında ise tek seferde uygulanacak gübre miktarı her 100 m² ye 3,9 kg, eğer azot yüzdesi 12 ile 18 arasında ise tek seferde uygulanacak gübre miktarı her 100 m² ye 2,9 kg, eğer azot yüzdesi 19 dan büyükse  tek seferde uygulanacak gübre miktarı her 100 m² ye 2 kg olarak verilmelidir. Bu genel kural dışında her zaman gübre üreticisinin ambalaj üzerindeki dozaj bilgisi incelenmeli ve dikkate alınmalıdır.

Ne Zaman Gübreleme Yapmalıyım?
En iyi gübreleme zamanı çimlerin aktif olarak büyüme gösterdikleri dönemdir. Soğuk iklim çim bitkilerine uygulanacak olan gübreleme programı ilkbaharda bitkilerin büyüme göstermesi ile başlamalı ve yaz aylarında havaların ısınması ile azaltılmalıdır. Sonbaharda havaların serinlemesi ile tekrar gübreleme yapılmalıdır. Geç sonbahar döneminde ilk don olduğu dönemde uygulanacak olan normalden biraz daha fazla miktardaki gübre çimlerin bir sonraki ilkbaharda daha kaliteli olmasını sağlayacaktır. Esasen soğuk iklim çim türleri söz konusu olduğunda gelişmenin devam etmekte olduğu erken sonbahar döneminde daha fazla, ilkbaharda ise daha az miktarlarda gübre kullanımına konsantre olunmalıdır.

Önemli: Biçme yaptığınızda ortaya çıkan kırpıkların çim üzerinde bırakılmaları halinde azot gübreleme ihtiyacının yaklaşık % 25 ini tasarruf etmiş olursunuz. Bu, çimin geri dönüşümü uygulaması aynı zamanda çıkarmış olduğunuz çöp miktarını azaltacağından çevreye katkı sağlamış da olursunuz.

4. KEÇELEŞEN TABAKANIN TEMİZLENMESİ

Keçeleşme tabir edilen tabaka, çim ile toprak yüzeyi arasında sık bir biçimde, ölmüş ve canlı olan yaprakların, sap ve köklerin sıkışması sayesinde zaman içerisinde oluşmaktadır. Sık sık yapılmaması gereken bu dikey kesim işlemi için “ detacher “ diye tabir edilen makinalar kullanılması durumunda oldukça kolay bir işlemdir. Bu işlem bir tırmık sayesinde de yapılabilir ancak daha güç ve yorucu olacaktır. Bu işlemi çok sık veya bir rutine bağlı olarak yapmaktansa ihtiyaç doğduğunda yapmak daha yerinde olacaktır. Bir seferde tüm keçe tabakasını sökmeyin ve bu işlemi toprak ıslak iken yapmayın.

Tavsiyeler :
Esasen keçeleşmiş ince bir tabaka gerek aşırı sıcaklara karşı gerekse de toprak yüzeyi üzerinde bir yastık gibi rutubeti korumaya yardımcı olduğundan iyidir. Ancak bu tabakanın kalınlaşması bazı olumsuzlukları beraberinde getirecektir. Çimlerinizin keçeleşme problemi olup olmadığını 7,5-10 cm derinliğinde bir kesit alarak gözlemleyebilirsiniz. Çim ile toprak yüzeyi arasında kalan süngersi tabaka eğer elinizle sıkıştırıdığınızda 2-2,5 cm kalınlığında ise sorun olmaya adaydır. 
Mekanik olarak yapılacak olan temizleme işlemi; yaz sonu, sonbahar başı gibi yapılmalıdır. Ortaya çıkan maddeler çim üzerinde bırakılmamalıdır.Ayrıca bilmeniz gereken diğer bir konu, çim biçildiğinde kesilen kırpık çimler, çim üzerinde bırakılsa dahi keçeleşmeye yol açmaz ve bırakmanız halinde çime besin maddeleri vermiş olursunuz.

5. KÖK HAVALANDIRMASI

Bu işlem toprağın çok sıkışıp, sertleştiği ve bu yüzden su ve besin maddelerinin bitki kökleri tarafından alınamadığı durumlarda yapılır. Bu işlemi yaparken topraktan 5-7,5 cm uzunluğunda silindir şeklinde parçalar çıkarılır. Bu parçalar 7,5-10 cm aralıklarla çıkarılmalıdır. Bu işlem için çimler bir gün önceden sulanır ancak çok fazla su verip çamur olması, istenmeyen bir durumdur. En çok karşılaşılan yanlış uygulama ise yeterince sık parça çıkarılmamasıdır. Bu işlem yapılırken mevcutsa sulama boruları ve fıskiyelerin bulunduğu yerlere dikkat edilmelidir.

Tavsiyeler :
Bu işlem için en uygun zaman serin bir sonbahar günüdür. Kök havalandırması özellikle ağır, killi topraklarda sıkışmayı önler ve bu sayede köklerin daha hızlı bir şekilde oksijen ve su almasını sağlar. Ayrıca bu şekilde keçeleşme daha az olacaktır. Çıkarılan parçalar çim üzerinde bırakılabilir zira zamanla su ile eriyecek ve besin olarak çimler tarafından kullanılacaktır. Genel olarak çapraz yönden iki seferde yapılması daha iyi netice verecektir.

Soğuk iklim çimlerinin kök havalandırma işlemi için en uygun zaman sonbahardır zira bu dönemde bitkilerin sıcak stresi yaşama ihtimali ve yabani otların saldırıları daha az olmaktadır. Özellikle ısının ılıman olduğu, toprağın nemli olduğu bir günde kök havalandırması yapılmalıdır. Toprak çok ıslak ise bu işlem yapılmamalıdır çünkü toprağın daha çok sıkışması olasılığı bulunur. Eğer toprak ayakkabınızın altında toplanırsa veya kök havalandırması yaptığınız alet toprak ( çamur ) ile tıkanıyorsa, suyun çekilmesi için biraz daha beklemeniz yerinde olacaktır.

 


Sayfayı Paylaş

Copyright © 2025 Ankara Hazır Çim. Her hakkı saklıdır.